Kasım 10, 2011

YOKSUN



Istanbulumsun sen benim.
Cok az biliyorum Istanbul'u, ama seviyorum.
Cok.
Senin gibi.
Hatta Istanbul ayni sen.
Cok hareketli, sapkin gorunuyor.
Ama sessiz, kendi halinde.

Sevgilim derim bazen, bazen Istanbulum derim sana.

Istanbulum sen de sessizsin, Istanbul gibi.
Bazen diyorum "Burda olsa da gecenin bi yarisi evime gelse
Basina gelen sacma sapan bir seyi anlatsa heyecanla."

Istanbul kadar guclu gorunenler vardir hayatta,
Bir birey olacak kadar guclu hissederler kendilerini.
Bir de guclulugu yarim kalmakta bulanlar.

Ben birinci turdenim, sen ikinci.
Aslinda hangisine baksan iyi gibi duruyor.
Iste bu.
Neresinden anlamlandirmaya calissan dunyanin farki var arada aslinda.

Kucuk yanlis anlasilmalarin umutsuzluga yol acmasi bundan iste.

Birini cok seversen "her" seyi yapmis olmasindan dolayi huzursuzluk duyarsin.
"Her"i de "Hep"i de "Hic"i de sen olmak istersin.

Onu bunu birak da, Istanbul'da olsak ya yine,
Beraber.
Ya da su zaman cok cabuk gecse.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder