Eylül 02, 2011

89 Model Hissiz Grevci

Zamani durdurmasina gerek yoktu milyonlarca et yigininin. Bir hastane odasina, peygamber sozu gibi oluk oluk akiyordu kani kadinin..

O dusuncelerin kafasina hucum etmesine engel olamiyordu kadin, sanki beyni bir suc mahali. Binlerce kez ayni yerlerden gecmis olmasina ragmen ne katili, ne de sucluyu bulabiliyor. Yurumesi gerektigini hatirladiginda, ellerini cebine atiyor. Bir anahtar olmasi gerek oralarda, ama bulamiyor. Gozleriyle ellerini kolacan ediyor kadin, dolasan dusuncelerini bir sureligine cozuveriyor. Her seyi unutuyor ancak, aglamayi unutmuyor.


Adamin gozlerine bakiyor kadin. Aklindan gecen tum cumleler, bir anda kadina dusman kesiliyor. Az once begenmedigi kelimelerin yerlerini umarsizca degistiren kadin, kelimelerin attigi taslarla kaskati kesiliyor. Ilk goruste sevmedigi insanlar var kadinin. Bir de son goruste parmagini gozlerine sokup aglattiklari. Yanlisini yuzune tokat gibi carptiklari var. Ayni yolda yururken bir anda sarampole yuvarladiklari. Onlari dusunuyor kadin. Ve bir anda ellerini beynine geciriyor, farkina variyor. Artik sadece sesini yukselttikce korktugu, ritmi bozuk bir kalbi var kadinin. Agzini, elleriyle kapadigi yumruk biciminde bir kas obegi. 

Mirildaniyor...

"Tahammul etmeme izin verme Tanrim, kaldiramiyorum."

Soluksuz kalinan bir iki geceden sonra daha duzgun biri olma cabasina giriyor kadin. Girisiyor,butun dovus teknikleriyle agzinda burnunda dinamitler patlatiyor. Kulaginda cigliklar.

"Dagilmama izin verme Tanrim. Toparlayamiyorum."

Yuzundeki her cizgi, adama giden birer yol haritasi. Yamacin basinda adam, sonunda kadin.

Yol dumduz patika aslinda, ama adama vardikca dikenler canini yakiyor kadinin. Her adimda kaniyor. 

"Iyi insanlari cikarma karsima Tanrim. Kandiramiyorum."

Hamile bir kadinin istemedigi cocugunu bar tuvaletinde dusurmeye calismasi gibi bir ask bu. Her aglayista, tuvalet fayanslarinda uzanan bir cenin poziyonunda, yataga uzaniyor kadin. Perde acik. Kapi acik. Hava sert. Bakislarindan daha sert adamin. 

"Yatagin icinde bana arkasi donuk uyuyan adam. Sana olan sevgimdendir elindeki sigaraya ortak olmam. Opmeyi ogrendigim ilk gun, gozunun kenarindan optum once. Henuz ayagim takilmamisti o kocaman cukurlara, dusmemistim gamzelerinden hayatinin taaa icine. Gogsunde uyurken ogrendim ben kolunun ic kisminda opmeyi. Ben de bilirdim her turlu zorlukta seni terkedip gitmeyi. Bunlari sana anlatiyorum cunku, sana seni nasil tanidigimi anlatmaya ihtiyacim var. Umutsuzca ictigim her kahve falinda adinin bas harfine varmak, gorme yetimi kaybetmem icin Tanri'ya yalvarmama sebep oluyor.  Terorumsun sen benim, diktatorumsun. Bu savasin sonunda, ya seni kendi ellerimle oldururum. Ya da anne olup her gun yeniden dogururum."

Kadinin gozunde Istanbul'un martilari ucusuyor. Martilar, Ankara'ya varana kadar, birer birer boguluyor.



jjskiss

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder